MEZARDAKİ ÖLÜLER GÖKYÜZÜ
Mezardaki ölülerin altınlarından ibaret bir yaşam
-Uzun zamandır yıkanmamış gibiydim
Ellerimde dönüşün kokusunu
Ağzımda şerbetle geceledim
Uçları toprak gibi taze ve yeşil gündüzlerinin
Çanlara mı gittin, çanlar suskun
Çanlar pazar günlerine inat
İnat etme. Damarların yol yol oldu ağzımda.
Dilimin her değişinde daha abartılı
Dilimin her darbesi çanları çaldırsın
Ölülerin ve dirilerin aşkına
Çanlar bize ait değil onlar inat
İnat! Olan inanç
+Bana tarihin bütün günahlarını getir.
Bedenimdeki yaprak çizgileri, çizgi çizgi oluşum
Az önce bir söz okudum karanlığa dokunan yüzler diyordu.
Bunu bir şair diyor ( Bana kalırsa 20.yydaki tüm şairler kendi kelimeleriyle katledilmeli )
Avuçlarımdan bana yetiş
İnat etme
İnat! İnanç olan inat
Avuçlarımdan bana yetiş
-Avuçlarına sokuluyor bedenim, yok oluyorum
+Bak oldu, kargalar onayladı şimdiyi
-Ben aşkın okunuşunu ve yıpranmış dudaklarını bilirim
Evet kabul ediyorum elmayı ben yedim
+Evet kabul ediyorum elmayı ben sundum ve
aşkın yıpranmış kelimesi bendim
-+Yeniden yaratıldım inat olan inanç ve mezardaki ölülerden